Felsefeci ve müneccimlerin açıkladıkları bazı sebepler

Bu sebeplerin en başında bazı teolog felsefecilerin ve müneccimlerin hareketlerinin, hadiselerin meydana gelmesinin sebebi olduğunu sandıkları “dokuzuncu atlas felek”tir. Onlara göre, hadiselerin sebeplerine ilişkin bilgilerinin kaynağı bu dokuzuncu atlas felektir. Bu temel anlayışı ortaya koyduktan sonra, ya onun vacib-ul vücudun bir malulu olduğunu, onu akıl veya nefis ya da başka bir olgu aracılığıyla etkin kıldığını söylerler, ya da onun malul olmasını inkâr ederek bizzat onu vacib-ul vücud olarak görürler. İşte saydığımız bu grupların bu sözleri bu bağlamda ileri sürülmüş sözlerin en fasit olanıdır. Çok da zeki olmalarına rağmen bu gerçeği malesef görememektedirler. Geri kalan insanların birçoğu da onlara nasıl bir cevap vereceğini bilememektedir.

Göğe bakan bir kimse, göğün hareketinin yüceler aleminde meydana gelen bütün hareketlerin sebebi olmadığını anlar. Çoğunlukla şöyle denir:

Gök maşrıki hareketiyle içindeki bütün felekleri maşrıktan mağribe doğru hareket ettirir. Fakat bununla beraber, her felekin kendine özgü başka bir hareketi vardır ve bu genel hareketten ayrıdır. Sabit cisimler feleki, güneş, ay ve doğup batan yıldızların kendilerine özgü hareketlerinin olması gibi. Bu farklı ve kendine özgü hareketler sözünü ettiğimiz -ve aynı zamanda farklılaştıkları- hareketin sonuçları değildirler. Felekleri de bu dokuzuncu feleğin malulu sayılmazlar.

Varsayalım ki, hadiseler, meydana gelen hadiseler, üçgen, dörtgen, altıgen ve paralel gibi muhtelif şekiller yıldızların hareketiyle meydana geliyorlar; fakat bilinen bir şey vardır ki, muhtelif şekiller dokuzuncu feleğin hareketinin malulu değildirler. Bilakis dokuzuncu feleğin hareketi sebebin sadece bir cüzüdür. tıpkı her feleğin hareketinin sebebin bir cüzü olması gibi. Bir göksel şekil de bu iki hareketin veya muhtelif hareketlerin bir araya gelmesi sonucu meydana gelir. Varsayalım ki dokuz felek yanyana geldiler. Bunların da yedi tane hareketleri vardır. Hatta bunların etkinliğine inananlara göre bu sayı daha da fazladır. Bunu da değişik hareketlerin delalet ettiği fazladan olan diğer felekler açısından belirginleştirebiliyoruz. Bedir feleği gibi. Ki yıldızların istikameti ve dönüşü bu felek çerçevesinde gerçekleşir. Bunun dışında başka hareketlere de kaynaklık etmektedir. Böyle olunca, dokuzuncu feleğin hareketini bütün hadiselerin sebebi olarak gören kimse, sözünü ettiğimiz bu felsefeciler ve müneccimler nezdinde bilinen şeylerle çelişkiye düşmüş olur. Akıl sahibi olan herkes de bunun bir çelişki olduğunu bilir. Sonra diyelim ki dokuzuncu feleğin hareketi bütün feleklerin hareketinin sebebidir; fakat bu sebep, bulutların oluşması, gök gürültüsü, şimşeğin çakması, yağmurların yağması, bitkilerin yeşermesi, canlıların ve madenlerin çeşitli hallerinin oluşması gibi şeylerin meydana gelmesi üzerindeki tek ve bağımsız etken değildir. Çünkü bu cisimlerin hareketlerinin tümü feleklerin hareketlerinden kaynaklanmaz. Bilakis bunların bir takım güçleri vardır, içlerinde bir takım sebepler barındırmaktadırlar ve bu kuvvet ve sebepler başka hareketlerinin de oluşmasına sebep olmaktadırlar. Nitekim her felek için bir hareket başlangıcı vardır ki, bu, başka bir felekten kaynaklanmaz.