Adem günah işlemedi diyen kimse

     “Adem günah işlemedi” diyen kimse Kur’an’ı yalanlamaktadır. Bu kimse tevbe etmeye davet edilir. Eğer tevbe etmezse öldürülür.

Çünkü yüce Allah şöyle buyuruyor:

(TÂHÂ suresi 121. ayet)

فَاَكَلَا مِنْهَا فَبَدَتْ لَهُمَا سَوْاٰتُهُمَا وَطَفِقَا يَخْصِفَانِ عَلَيْهِمَا مِنْ وَرَقِ الْجَنَّةِ وَعَصٰى اٰدَمُ رَبَّهُ فَغَوٰى 

Bunun üzerine onlar (Âdem ve eşi Havva) o ağacın meyvesinden yediler. Bu sebeple ayıp yerleri kendilerine göründü ve cennet yaprağından üzerlerine örtmeye başladılar. Âdem, Rabbine isyan etti ve yolunu şaşırdı. 

“Adem Rabbine asi olup yolunu şaşırdı.” (Taha, 121)

Masiyet (günah); şer’i bir emre aykırı davranmak demektir.

Allah’ın gönderdiği elçileri ve indirdiği kitapları aracılığıyla bildirdiği bir emrine karşı gelen kimse, asi, günahkâr olmuştur. Bu davranışı, Allah’ın kendisine yönelik takdir ve kazasının kapsamına girse de.

Ama yukarıdaki sözü söyleyenler, günahın Allah’ın kaderinin dışına çıkmak olduğunu sanıyorlar. Oysa Allah’ın takdirinin dışına çıkmak mümkün değildir. Çünkü mahlûkattan hiç kimse Allah’ın belirlediği kaderin dışına çıkamaz. 

Eğer günah, yalnızca kaderin dışına çıkmaktan ibaret olsa, o zaman İblis, Firavun, Nuh’un kavmi, Ad ve Semud kavimleri ve bütün kâfirler asi ve günahkâr sayılmazlar. 

Çünkü onlar da her ne yapıp etmişlerse Allah’ın kaderi dahilinde yapmışlardır. 

Aslında böyle birine dayak atıp aşağılamak gerekir. Kendisine yönelik olarak sergilenen bu davranışı zulüm olarak nitelendirecek olursa, ona denilmeli ki:

“Sana bu zulmü yapan kişinin bir günahı yoktur. Çünkü o da diğer mahlûkat gibi Allah’ın kaderinin içinde hareket ediyor.”

Kısacası bunu söyleyen kişi çelişkiler içindedir, bir halde karar kılamaz. 

Kadericiyelerin Sınıfları