EDEBİ AKIMLAR
Edebi akımların oluşmasında toplumsal değişmeler ve gelişmeler rol almıştır.
Genellikle birbirlerine tepki olarak doğmuşlardır.
HÜMANİZM (İNSANCILIK)
İnsana değer vermek esastır.
Latince “humanus”
Dante
Evrensel konu- Antik Çağ
Aydınlanma Çağı’nın temeli
Dante-Bocaccio
Yunus Emre
RÖNASANSÇILAR
Hümanizm -16yy. bilim ve akılcılık
Özgürlük
Petrarca, Montaigne, Bocon, Cervantes, Shakespeare
KLASİSİZM (KURALCILIK)
17. yy Fransa’da (Boileau “Şiir Sanatı-Klasisizm ilkelerini yazmıştır.”) 1660 ekolü-Akla ve sağduyuya
Konularını eski Yunan ve Latin edebiyatlarından alır.
Kahramanları seçkin insanlardan seçer, sıradan insanlara pek yer verilmez.
Konu değil konunun işlenişi önemlidir.
Dilde kusursuzluk önemlidir. Dil açık, yalın ve soyludur.
Sanat için sanat anlayışı vardır.
Sanatçı eserde kendini gizler.
Tiyatroda üç birlik kuralına uyulur. (olay-zaman-mekân)
Klasisizm tiyatro ve şiir akımıdır.
Temsilciler:
Dünya edebiyatı: Moliere, Corneille, Racine, La Fontaine, La Bruyere, Boileau, Madam De La Fayette, Fenelon, Pascal, Descartes
Türk Edebiyatında: Direktör Ali Bey, Şinasi, Ahmet Vefik Paşa
Not: Edebiyatımızda klasisizm farklıdır. Direktör Ali Bey, Şinasi, Ahmet Vefik Paşa “Sanat toplum içindir.” Anlayışındadırlar.
Şinasi La Fontaine’den, Ahmet Vefik Paşa Moliere’den çeviri ve adapteler yapmışlardır.
ROMANTİZM (COŞUMCULUK)
1830 klasisizm tepki
Victor Hugo “Cromwell’in romantizm kurallarını ön sözünde belirtmiştir.” “Hernani”
Klasik edebiyatın kural ve şekilleri bırakılır.
Konular Hristiyanlıktan tarihten ve günlük yaşamdan
Günlük dil
Akıl yerine duyguya ve hayallere yer verilir
Aşk, ölüm, intihar, acı (temalar)
Sanatçılar kişiliklerini gizlemezler.
Sanat toplum içindir.
Tabiat tasvirleri yer almıştır.
Konularda karşıtlıklardan yararlanma vardır.
İyiler daima iyi, kütüler daima kötüdür.
Tip değil karakter vardır.
Üç birlik kuralı terk edilir.
Dram
Temsilciler: Voltaire, Shakespear, Lord Byron, Goethe, Schiller, Jean Jacques Rousseau, Lamartine, Victor Hugo, AleksandreDumas Pere, Aleksandre Puşkin
Türk Edebiyatı: Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Abdülhak Hamit Tarhan, Recaizade Mahmut Ekrem (Şiirde)
REALİZM (GERÇEKÇİLİK)
19. yy’da Fransa romantizme tepki- Gustave Flaubert “Madam Bovery”
Duygu ve hayal değil gerçeklik
Sanat için sanat
Olduğu gibi yansıtma (kişilik gizlenir)
“Anlatılanlar yol boyunca gezdirilen bir ayna)
Çevre tasviri-sade dil
Betimlemeler yazarın gözüyle yapılmaz kahramanın gözüyle yapılır.
Hikâye ve romanda uygulanır.
Şiirde Parnasizm olarak yansır.
Temsilcileri: Gustave Flaubert, Stendhal, Balzac, Daniel Defoe, Charles Dickens, Hemingway, Turgenyev, Çehov, Gorki, Gogol, Tolstoy, Dostoyevski
Türk Edebiyatında: Recaizade Mahmut Ekrem, Halit Ziya Uşaklıgil, Samipaşazade Sezai, Mehmet Rauf, Mehmet Akif Ersoy, Ömer Seyfettin, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin, Halide Edip Adıvar
NATÜRALİZM (DOĞALCILIK)
yy Fransa-bilimsel realizm-bilimsel deney
Emile Zola “deneysel roman”
Natüralistler, Determinizmi (aynı koşullarda aynı nedenler aynı sonuçları verir) topluma ve insana uyguladılar. Darwin’den etkilenmişlerdir.
Soyaçekim-DNA-Düşkünler- Fakirler-Deney-Laboratuvar- toplumsal çevrenin etkisi kahramanların portresi ince ayrıntılarıyla
Yazar eserde kişiliğini gizler
Uzun gözlem ve tasvir
Anlaşılır dil- sokak dili-çirkin, kaba, argo sözler kullanırlar
Sanat toplum içindir.
Temsilcileri: Emile Zola, Guy De, Maupassant, Alphonse, Daudet, John, Steinbeck, Goncourt Kardeşler
Türk Edebiyatında: Hüseyin Rahmi Gürpınar, Nabizade Nazım, Beşir Fuat
PARNASİZM (ŞİİRDE GERÇEKÇİLİK)
* Romantik şiire tepki-Fransa
* Doğal güzellik ve dış görünüş
* Sanat sanat içindir.
* Duyguları değil nesneleri aktarmışlar- tablo şiir-resim altı şiir yazma-yapı unsuru- biçim güzelliği
* Kelimeler seçilerek kullanılır. Kelimelerin sıralanışı ve ahenk önemlidir.
* Kafiye ve redif- Sone
* Romantizmde bırakılan eski Yunan ve Latin kültürüne dönülmüştür.
Temsilcileri: Theophille Gautier, Theodore Banville, Francois Coppee(kurucusu), Jose Maria De Heredia, Leconte De Liste, Sully Prudhomme
Türk Edebiyatı: Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin, Yahya Kemal
SEMBOLİZM (SİMGECİLİK)
19. yy parnasizme tepki- gerçeği değil izlenimi- Mallarme
Sezdirmek-kapalı anlatım-anlaşılmak değil hissedilmek
Şiirde alaca karanlık üzüntü ve ay ışığı, gün doğumu, gün batımı gibi belli belirsiz varlıklar görüntüleri yansıtırlar.
Şiirde musiki- sanat için sanat
Dil ağırdır-farklı yorumlanabilen şiir-mecaz, imge, sembol
Temsilcileri: Baudelaire(kurucusu), Mallarme, Arthur Rimbaut, Paul Verlaine, Edgar Ailen Poe
Türk Edebiyatı: Ahmet Haşim, Cenap Şahabettin, Ahmet Hamdi Tanpınar, Cahit Sıtkı Tarancı, Ahmet Muhip Dıranas
EMPRESYONİZM (İZLENİMCİLİK)
Fransa-sembolizmin uzantısı
Güzellik kapalılıktadır
Sanat sanat içindir.
Dış dünyada görülen değil kendilerinde uyandırdığı izlenimleri yansıtmışlardır.
Dünya Edebiyatı: Rainer Maria Rilke, Paul Verlaine, Arthur Rimbaud
Türk Edebiyatı: Ahmet Haşim, Cenap Şahabettin
EKSPRESYONİZM (DIŞAVURUMCULUK)
20 yy Alman sinemasında uygulanmıştır.
Dış dünya değil insanın iç dünyası önemsenmiş
Ben duygusu önemli
Çığlık
Fantastik ve korkunç olaylar
Amaç, insanların ruhsal durumlarının ortaya konmasıdır.
Dünya edebiyatında: Franz Kafka, Thomes Stearns Eliot, James Joyce
KÜBİZM
20. yy empresyonizme tepki olarak resim-Picosso
“Söylenmemiş olanı”, “görülmemiş olanı”
Eşyayı üç boyutlu, geometrik
Şiirde anlaşılırlıktan çok görünürlülük
Dünya Edebiyatında: Apollinaire, Max Jacob, Jean Cocteau, Blaise Cendrars (küp) geometrik şekiller
FÜTÜRİZM (GELECEKÇİLİK)
20. yy makineyi ve hızı ele almıştır.
İtalyan Marinetti (kurucu)
Hız, makine, gelecek, buharlı makineler, piston, çark
“Geçmişten kopuşu, yenilik ve değişikliğe yönelişi” ilke edinmiştir.
Geçmişi reddetme teknolojinin insanlığı kurtarabileceği düşüncesi
Biçim, uyak, ölçü, nazım birimi gibi geleneksel kurallar terk edilir.
Temsilcileri: Marinetti ve Mayakovski
Türk edebiyatı: Nazım Hikmet
DADAİZM (KURALSIZLIK)
20 yy Tristan Tzara(kurucu)
“ağaç parçası, tahta at”
Tüm kurallara karşı çıkma
Kuralsızlığı kural edinme
Kelimeleri rastgele kullanmak (bir şapkaya atıp rastgele çekerek) suretiyle şiir yazmışlardır.
Edebiyatımızda “Garip” akımı kısmen
Temsilcileri: Tristan Tzara, Breton, Aragon
SÜRREALİZM (GERÇEK ÜSTÜCÜLÜK)
1924 Fransa, Natüralist ve Parnasizm tepki
Freud’un “psikanaliz” kuramı- bilinçaltı sanatın gerçek kaynağıdır. (buz dağı)
Bu istekler düş, rüya, yarı rüya durumunda çıkar.
Hipnotize edilmiş insanlara şiir söylettiler.
Akıl ve mantık değersizdir. İnsanı yönlendiren içgüdü, bilinçaltıdır demişlerdir.
Mizah, espri ve alaya önem verme
Temsilcileri: Andre Breton(kurucu), Louis Aragon, Paul Eluard, Philippe Soupault, Rene Char
Türk Edebiyatında: Garip ve İkinci Yeni
EGZİSTANSİYALİZM (VAROLUŞÇULUK)
20. yy kurucusu Jean Paul Sartre’dır
İnsan kendi özünü kendisi seçer. Var olma öz’den önce gelir.
İnsan değerlerini oluşturabilir.
İnsan bütünüyle özgür olmalıdır.
Temsilcileri: Jean Paul Sartre(kurucu), Albert Camus, Andre Gide, Samuel Beckett, Franz Kafka