Şirkten Sakınmak Lazım

Gayem insanların inancını ferdi olarak eleştirmek değildir.

İslamı kendi platformuna çekerek bir paye çıkarılmasının yanlış olduğunu vurgulamaktır.

Yahudi ve hıristiyanların düşmanı olan şia var oldukça dostumdur,ancak islamla alakaları yoktur,hissi davranmada,ilmi bir çalışmayla ele aldığımızda kurandan ayrıldıkları bir vakiadır.

Ne yazık ki günümüz sünni insanındada bunu görmek mümkündür.

mesela:

Hz.Aliyi biz canımız gibi severiz ama ona tapmayız.Hatta peygamberede tapmayız.Lillah için sevmemiz farzdır.

Abdulkadir geylani ve nakşibendi hazretlerinide severiz ama tapmayız.öyle değilmi?.

Bir Şii sıkıştığı zaman yetiş ya Ali veye yetiş ya Hüseyin dediği zaman Allahı devreden çıkardığı için zahiren şirke girer.Ezanı bile değiştiriyorsa düşünmek lazım.nevha ile ağlamayı islam yasakladığı halde,kendini kırbaçlamanın manası yoktur.

Aynen onun gibi yetiş ya abdulkadir geylani dese aynı suçu işlemiş olur.

Yetiş ya ğavs denmesi,Allahı devre dışı bırakmaktır,Halbuki biz bunları severiz.

Halbuki bu zatı muhteremler vefat etmiştir,insanların bu dünyadaki hayatlarına tesir edemezler.Ama büyük müslüman kardeşlerimiz olduğu için onları severiz ve onlara dua ederiz.Peygamberin ümmeti ve himmeti olduğumuz içinde ona dua ederiz,selatu selam getiririz.

Allahın izni olmazsa Peygamberimiz ahirette şefaat bile edemez.Ancak Allahın izniyle şefaat eder.Bu dünyada ise tesiri yoktur,ancak bıraktığı ayet ve hadislerin bi iznillah imana gelmek hususunda tesiri vardır ki,oda kuranın mucizesidir.

Muhabbet ayrı şeydir,şirkten arınmak ayrı şeydir.Peygamberimiz vefatına yakın şöyle demiştir:(Allah Lanet etsin Yahudi ve Hıristiyanlar,Peygamber ve azizlerin kabrini tapar hale getirdiler.Korkarım sizde,Yahudi ve Hıristiyanlar gibi kabrimi tapar hale getirirsiniz,sakın böyle yapmayın-Buhari tecrid)..

 

mehmet selim polat