ALLAH'IN HÜKÜMLERİ

بسم الله الرحمن الرحيم

5 - Maide Suresi

38 Hırsızlık eden erkek ve hırsızlık eden kadın, suçları sabitleşince, yaptıklarının karşılığı ve Allah tarafından kelepçek (caydırıcı bir ceza olmak üzere) ellerini kesin. Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir.

39 Böyle iken her kim de yaptığı zulmün ardından tevbe edip dürüstlüğe dönerse, Allah elbette tevbesini kabul eder, çünkü gerçekten Allah, bağışlayan ve merhamet edendir.

40 Bilmez misin ki, göklerin ve yerin hükümranlığı Allah'ındır, dilediğini azaba çeker, dilediğinin günahını bağışlar. Allah herşeye gücü yetendir.

41 Ey şanlı Peygamber, gerek ağızlarıyla "Biz inandık." deyip de kalpleriyle inanmayanlardan, gerekse yahudilerden küfürde yarışanlar seni üzmesin! Onlar yalancılık etmek için dinlerler, sana gelmeyen bir topluluk hesabına dinlerler, yerli yerinde söylenen kelimeleri sonradan değiştirirler, "Size böyle fetva verilirse tutun, verilmezse sakının!" derler. Allah, kimin fitneye düşmesini dilerse sen onun lehine Allah'tan hiçbir şey koparamazsın. Onlar, öyle kimselerdir ki, Allah, kalplerini temizlemek istememiştir. Onların hakları dünyada zillet ahirette de büyük bir azaptır.

42 Onlar, sürekli yalancılık için dinler, boyuna haram yerler. Eğer sana gelirlerse ister aralarında hükmet, istersen onlardan yüz çevir. Eğer yüz çevirirsen sana hiçbir zarar veremezler. Şayet hükmedersen, aralarında adaletle hükmet. Çünkü Allah, adaletli kimseleri sever.

43 İçinde Allah'ın hükmü bulunan Tevrat yanlarında iken seni nasıl hakem yapıyorlar, sonra arkasından ne diye dönüyorlar? Öylelerin müminlerle alakası yoktur.

44 Gerçekten Biz, içinde bir hidayet, bir nur bulunan Tevrat'ı indirdik. Kendilerini Allah'a teslim etmiş peygamberler, yahudilere onunla hükmederlerdi. Bir de Allah dostları ve ilim adamları da Allah'ın kitabını muhafaza etmekle görevli olmaları ve üzerine şahit olmaları dolayısıyla onunla hüküm verirlerdi. Artık insanlardan korkmayın, Benden korkun ve Benim ayetlerimi birkaç paraya değişmeyin! Ey hakimler, her kim Allah'ın indirdiği hükümlerle hüküm vermezse, onlar hep kafirlerdir.

45 Biz, onda onların üzerine şöyle yazdık: Cana can, göze göz, buruna burun, dişe diş, yaralamada ödeşme. Kim de bu hakkını sadakasına sayarsa, o, günahlarının bağışlanmasına vesile olur. Her kim de Allah'ın indirdiği hükümlerle hükmetmezse, onlar hep zalimlerdir.

46 Arkadan da o peygamberlerin izleri üzerinde Meryem'in oğlu İsa'yı, önündeki Tevrat'ı bir doğrulayıcı olarak gönderdik. Ona içinde bir hidayet ve nur bulunan, önündeki Tevrat'ı doğrulayıcı ve takva sahipleri için bir hidayet ve öğüt olmak üzere İncil'i verdik.

Allah, iman edip güzel işler yapanlara, kendilerine hem bağışlanma hem de büyük mükafat olduğuna dair söz verdi.

Küfredip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar cehennem sakinleridir.

"Biz hıristiyanız." diyenlerden de antlarını almıştık; derken bunlar da uyarıldıkları gerçeklerin birçoğunu unuttular. Biz de aralarına, kıyamet gününe kadar sürecek düşmanlık ve kin bıraktık. Yarın Allah, onlara ne sanatlar yaptıklarını bildirecektir.

Andolsun ki, "Meryem'im oğlu Mesih, Allah'tır." diyenler kafir olmuşlardır. De ki: "Eğer Allah, Meryem'in oğlu Mesih'i annesini ve yeryüzünde bulunanların hepsini yok etmek isterse, ondan kim birşey kurtarabilir?" Bütün göklerin, yerin ve aralarındakilerin hükümranlığı Allah'ındır, dilediğini yaratır ve Allah herşeye gücü yetendir.

Bir de yahudiler ve hıristiyanlar: "Biz Allah'ı oğulları ve sevgilileriyiz." dediler. De ki: "Öyle ise neden size günahlarınızdan dolayı azap ediyor? Doğrusu siz, onun yarattıklarından bir insan topluluğusunuz. O, dilediğini bağışlar, dilediğini cezalandırır. Göklerin, yerin ve aralarındakilerin hükümranlığı Allah'ındır ve sonunda dönüş de O'nadır!

Bunun için İsrailoğullarına kitapta şunu bildirmiş idik: "Her kim bir kişiyi, bir kişi karşılığı veya yeryüzünde bir bozgunculuğu olmaksızın öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir adamın hayatını kurtarırsa, bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur." Andolsun ki, peygamberlerimiz onlara apaçık delillerle geldiler de sonra içlerinden bir çoğu, bütün bunların arkasından hala yeryüzünde bozgunculuk ve cinayette çizgiyi aşmaktadırlar.

Allah'a ve peygamberine karşı savaşmaya kalkışan ve yeryüzünde bozgunculuğa çalışanların cezası, öldürülmelerinden veya asılmalarından veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesinden veya bulundukları yerden sürülmelerinden başka bir şey olmaz. Bu, onların dünyada çekecekleri bir zillettir. Ahirette ise kendilerine büyük bir azap vardır.

Ey iman edenler, yahudilerle hıristiyanları dost edinmeyin! Onlar, birbirlerinin dostlarıdırlar. İçinizden her kim onlara yardaklık ederse, muhakkak o da onlardandır. Allah ise zulmedenleri doğru yola çıkarmaz.

Ey iman edenler, içinizden kim dininden dönerse, duysun: Allah onların yerine, kendisinin sevdiği, onların da kendisini seveceği, mü'minlere karşı boyunları aşağıda, kafirlere karşı başları yukarıda, Allah yolunda savaşan, dil uzatanın kınamasından korkmayan bir kavim getirir. İşte o, Allah'ın bir lütfudur ki, onu dilediğine verir. Allah, ihsanı bol, herşeyi bilendir.

İncil'e inananlar da Allah'ın onun içinde indirdiği ile hükmetsin. Kim Allah'ın indirdiği hükümlerle hükmetmezse, onlar dinden çımış günahkarlardır.

Allah'ın emirlerini dinlemiyenler.Zulüm üstüne zulüm yaparlar.

Allahın gönderdiği,Kur'an ile hükmetmeyenden daha zalim kim olabilir?.