Doğru bildiğini söyle ve doğru bildiğini yaşamaya çalış .
Bir topluluk içinde ;
kişi A : Doğru hayat yaşamaya karar vermiş . Dünya için sürekli zorluklarla karşılaşıyor . Ahiret için de zor .
kişi Z : Değerlere inanmıyor . İşine nasıl geliyorsa öyle ... Dünyası çok kolay . Ahiretle ilgisi yok .
Zorluklarla cebelleşen , yorulan , yıpranan , sürekli dikkat eden kişi A olmasına rağmen iç dünyası rahat olmayan kişi Z İftira atarak , yalan söyleyerek , kişi A hakkında nefretini kusuyor . ( Herkes kendisi gibi olsun ister )
Bu durumda kişi A ne yapsın ?
- Zorluklarla uğraştığı yetmiyormuş gibi bir de iftiralarla mı uğraşsın ?
- Muhatap alır cevap verirse , doğru olan kendisi olduğu halde , hiç ilgisi olmadığı halde , yanlış yapmış da kendini savunuyormuş gibi yeni zorluklar , yeni uğraşlar ( en sevimsiz uğraşlar ) ile cebelleşmek ...
Bu durumda kişi Z ne halde ?
- Kıskandığı ve nefret ettiği kişi A üzerine attığı çamur için keyiften dörtköşe ve Şeytan Efendisinden aldığı aferin ile
mest olmuş ...
Dünya bu mu ? Böyle dünya batar ! ( Batsın )
Çare ;
- Bunlara şahit olan topluluğun , kişi Z 'yi tükürükleri ile boğması dır .
* Toplumda zerrece akıl kalmadı ise , kişi A 'nın yapacağı en akıllıca şey ( ehven-i şer ) , muhatap almamak dır . )