Doğru bildiğini söyle ve doğru bildiğini yaşamaya çalış .
Bu bilgiler , benim kayıtlarımda olsun istedim ;
Dünyayı yöneten ailelerden iki tanesi ... .
Atatürk’ün planlarını yerle bir ettiği emperyalizmin babaları. Hiçbir zaman dünyanın en zengin aileleri arasında gösterilmeyen, dünya medyasının %70’inden fazlasını yönetenler..
Mutlaka dikkatlice sonuna kadar okuyun.
Rothschild’ler:
Rothschild para imparatorluğunun kurucusu Mayer Amschel Rothschild’dir. 1812’de ölen Mayer Rothschild mal varlığını Yahudi ırkının yükselişi ve Yahudi İmparatorluğu’nun kurulması amacıyla bir vakfa devretmiştir. Bu vakfın en önemli prensibi gizliliktir. Mal varlığının bütünlüğünün korunması için yönetim hep en büyük erkek çocuk tarafındadır. Ve ailede dışarıdan evlilik yasaktır. Öyle ki protokolleri çiğnememek için kendi kız kardeşiyle dahi evlenebilmişlerdir. Bu aileye göre Goyimin (Ulus) yaşamı ve tüm kuvveti Yahudi’ye aittir ve bir Yahudi kendi ırkından olmayan bir şeyi bulduğunda onu sahiplenme hakkına sahiptir. (Talmud Gerçeği, s. 20).
Yahudiler biz Müslüman Türklere karşı olağanüstü şekilde kin beslerler. Türkler hakkında ‘Köpekten aşağıdırlar ve kesinlikle merhamet edilmemelidir’ diye kaynaklarında geçer. (Deuter, bölüm 2, s.2).
Bu arada bütün Yahudilerin Rothschild ailesine taptığı ve bu ailenin gücünün onları güttüğü unutulmamalıdır. Mayer Amschel ölümünden sonra protokol gereği yönetimi en büyük oğlu Nathan’a bıraktı. Nathan’ın ilk işi Londra merkezli yatırım bankası kurmak oldu. Bu sayede Nathan, Yahudilere verilen imtiyaz sayesinde Waterloo savaşına gözlemci olarak katılmıştır. Ve savaş daha bitmeden Manş denizini çok pahalı bir tekneyle hızlıca geçip Londra’ya dönmüştür. Londra binasına giden Nathan, İngiltere’nin savaşı kaybettiğini söyleyip ve borsadaki herkesin elindeki İngiliz hisselerini satmalarını sağlamıştır. Nathan hedefine ulaşarak taban fiyatlara düşen hisseleri toplamıştır. Telgraf, telefon gibi herhangi bir ulaşım aracı olmadığı ülkede İngiltere’nin aslında savaşı kazandığı haberi ancak günler sonra ulaşmıştır. Bu haberle Londra borsası coşmuş ve bu anı bekleyen Nathan elindeki hisseleri satıp bu sayede Rothschild ailesinin servetini 5 yılda 2.500 katına çıkarmıştır. “Amacımıza hizmet ettiği sürece yalan, ihanet ve rüşvete devam etmeliyiz. Siyasette ve dünyada bize güç kazandıracak şekilde başkalarının servetlerine el koymayı öğrenmeliyiz.” (Protokol 2’den alıntı).
Rothschild ailesinin paradan sonra en çok önemsediği şey medya sektörüdür. “Bizim denetimimizden geçmeden hiçbir haber halka ulaşmayacaktır. Şu an dünyanın büyük bölümündeki haber birkaç haber ajansı tarafından dağıtılmaktadır. Bu ajanslar bizim kontrolümüze geçecek be halklar sadece bizim izin verdiğimiz haberleri öğreneceklerdir.” (Protokol 12’den alıntı).
Ve bu aile medyadaki güçleri sayesinde hükümetlerin çoğunu elinde bulundurduğunu söylemektedir. Bütün dünyayı savaşa sürükledikten sonra kendileri bir köşede oturup izleyen Yahudiler, bu sayede savaşan iki tarafa da silah ve para desteği verir ve kaybedeni kurmuş olduğu uluslararası kuruluşlarla tekrar tazminata mahkum ederek ülkeleri ele geçirir. 1. Dünya savaşı bunun örneğidir. “Bize karşı çıkan devletleri komşularıyla birbirlerine düşürecek ortam hazırlarız. Ancak bize karşı çıkan devletler komşularıyla bir olup bize karşı çıkarlarsa o zamanda dünya savaşı çıkarırız.” (Protokol 7’den alıntı).
II Rockefeller Ailesi:
Rockefeller ailesi 1800’lü yılların ortalarında John Davison Rockefeller tarafından kuruldu. John Davison gençliğinde Rockefeller bir şirkete muhasebeci olarak girdi ve kısa süre içinde şirketin ortağı olmayı başardı. Akabinde arkadaşı ile birlikte Clark and Rockfeller Co. isminde ilk şirketini kurdu. 1863 yılında ise efsanevi olan petrol şirketi Oil’i kurdu. İlerleme politikası ve inançları gereği Rotschild ailesiyle arasında hiçbir fark yoktu. Sadece isimleri farklıydı. Amaçları ve protokolleri, yani kuralları aynıydı. Yahudilere, yani Büyük İsrail Devleti hayaline hizmet etmek onları bulundukları noktaya getiren etkendir. Yahudiler herkesle iş yaparlar ama dostlukları sadece kendileri arasında olduğu unutulmaması gereken bir gerçektir.
Kardeşi William ile ABD petrol piyasasının tek hakimi olmaya çalıştılar. İllegal yollarla petrol taşımacılığı konusunda en uygun tarifeyi elde etti ve rakip firmalarına engel olmak için demiryolu şirketlerine rüşvet verdi.
1874 yılında Cleveland’daki 26 bağımsız rafinericiye birleşmeyi önerdi. 21 firma bu teklifi kabul etti. Kısa sürede demiryollarına sahip oldu ve 10 yıl içinde birçok petrol işletmesini kendisine bağlayarak kendisiyle aynı fiyatta petrol satmaya zorlayarak iflas etmelerine yol açtı.
1982 yılında ABD’nin ilk gerçek milyoneri oldu.
1911 ila 1937 yıllarında dünyanın en zengin insanı oldu. 1882 yılında ‘Standart Oil Trust’ kuruldu. Gazyağı fiyatlarını yüzde 80 aşağıya çekerek aynı işi yapan rakiplerini iflas ettirdi. John Davison Rockefeller öldükten sonra ardında 912 milyon servet bıraktı. Yani yaklaşık 200 ila 250 milyar dolar.
Rockefeller ailesi petrolden sonra bankacılık sektörüne de el attı. 2. Dünya savaşının ardından uluslararası kurumlarda da kontrol noktasında aktif olan aile dünya bankasını kendi bünyelerindeki banka ve şirketlere bağlayarak kredi alan ülkeleri kendilerine borçlu hale getirdiler.
Örnek olarak 1994 yılında kurulan IMF’nin kuruluşunda en büyük destekçi Rockefeller ailesi olmuştur. Doğal olarak da kontrol mekanizmasında aktif olarak rol almışlardır. ABD’de siyaset platformunda da geri kalmayan Rockefeller ailesi valilikten, Başkan yardımcılığına kadar aktif şekilde rol aldı. Sadece New Yorkt’a 1 trilyon dolarlık gayrimenkulu bulunan ailenin bugünkü başkanı ise David Rockefeller.
David Rockfeller, 2002 yılında yayımlanan ‘Hatıralar’ isimli kitabında Türkiye Cumhuriyeti için itiraflarda bulunmuştur. Bazılarını maddeler halinde sıralamak gerekirse;
- Sağcı-Solcu ideolojilerini ortaya atarak binlerce Türk gencinin birbirlerinin canına kıyarak hayatlarını kaybetmelerine neden oldukları.
- Türk halkını ekonomik ve sosyal olarak çaresiz duruma düşürdükten sonra onlara bir kurtarıcı sunarak her ne yapılırsa yapılsın kabul ettirilmesi.
- Türkiye’de dost, arkadaş, aile, merhamet, insanlık gibi kavramların unutturulup sadece paranın ve parası olanların itibar görmesini sağlamak. Bunda şüphesiz etken maddeler medya, çıkarılan yasalar ve uygulanan vahşi kapitalizm olmuştur.
- Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde Kürt-Türk savaşı başlattıktan sonra Kürt devleti projesini hayata geçirmek. Bu projenin amacı Büyük İsrail Devleti, yani Arz-ı Mev’ud hayalinin bir parçası olarak İsrail’e toprak kazandırmak.
- Türkiye’nin yeraltı kaynaklarını ele geçirmek.
- İslamiyet’in yıkılması konusunda evvela Türkiye’den başlanması.
- Türkiye’de fuhuş, rüşvet, hırsızlık, haksız kazanç ve gelir dağılımı eşitsizliğini had safhaya çıkarmak.
- Osmanlı’nın çöküşünden sonra bizi, planlarımızı ertelemek zorunda bırakan Atatürk adında bir lider ortaya çıktı. Onun adının ve gerçek kimliğinin Türk halkından gizlenmesi.
- Kapitalizm, Sosyalizm, Liberalizm bizim için fark etmez. Hepsi bizim eserimiz. Hepsinin fikir babası Haham Mosses’in sadık öğrencileri.
- Ayrıca dünyadaki darbelerin, savaşlarının tamamına yakınının kendilerinin kontrolünde yapıldığı gerçeği.
Bu maddelerde yazanlar Rockefeller ailesinin şu anki varisi olan David Rockefeller’in 2002 yılında yayınlanan hatıralar isimli kitabında yazılan gerçeklerdir.
İnsanı ürperten bu gerçekleri okumak bu aileleri tanımak onlardan kurtulmak için yeter mi?
Sosyal medyadan WhatsApp’tan ‘Kahrolsun Kapitalizm’ sloganları atmakla hiçbir yere varılması mümkün değil.
Dünyayı yöneten aileler bu gücü piyasaya sürdükleri paradan alıyorlar kuşkusuz.
Kapitalizm, ülkelerin senyoraj, yani para basma haklarını ellerinden alır ve onlara borç verip kendine mahkum ederek emperyalizm kölesi yapar.
Mesela Osmanlı Bankası’nı İngiliz’lerin kurduğunu, Osmanlı padişahlarıyla Rotschild ailesinin yakın ilişkilerini, Atatürk’ün ise Cumhuriyet tarihinde hiçbir şekilde dış borç almadığını biliyor musunuz?