İmparator’un hizmetindeki savaşçılar, galaksinin dört bir yanında ölümcül görevlerle yüzleşiyor. Uzay Komandoları, Tahkikçiler, Astra Militarum askerleri ve daha niceleri… Bu kısa hikâyelerde Warhammer 40,000 evreninin karanlık, acımasız ve destansı dünyasına hızlı ama unutulmaz yolculuklara çıkacaksınız. Her biri, bir savaşın, bir fedakârlığın ya da bir ihanetin hikâyesi.
Hafızasını yitirmiş bir Gökmavi. Ormanın derinliklerinde saklanan bir ölüm makinesi. Geçmişiyle yüzleşip onurunu geri kazanmak için Rius’un tek şansı, karnifeksi yok etmek… ya da onunla birlikte yok olmak.
Kalkanlara rağmen çarpışmalar İmparatorluk Sarayı’nı sarsıyor. İşkence gören taşların çığlığıyla bir melek, taht salonunun yüksek duvarındaki oyuğundan düşerek kilometrelerce aşağıda mermer zemine çakılıyor. Milyonlarca parçaya ayrılıyor. Taş kıymıkları, şarapnel gibi salonun dört bir yanına savruluyor.
İmparator, tahtından savaşçılarının telaşını izliyor. Bu salon on bin adam alır; hepsi de deneyimli kıdemliler, ama şimdi korkudan ne yapacaklarını bilemiyorlar. Biliyor ki onları dehşete düşüren şey düşman değil, kendi sessizliğidir. Ona bakıyorlar, ondan liderlik bekliyorlar, ama onlara verecek hiçbir şeyi yok.