Allah (c.c)’ın indirdiğiyle hükmetmeyen, zulüm ve sapıklıkta başı çeken kimsedir. Çünkü o, Allah (c.c)’ın hükmünü terkedip ondan yüz çevirmiş ve beşer aklına dayalı cahiliye kanunlarıyla hükmetmiştir.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
“Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse işte onlar kafirlerin ta kendileridir.” (Maide: 44)
“Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.” (Maide: 45)
“Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse işte onlar fasıkların ta kendileridir.” (Maide: 47)
“Cahiliyenin hükmünü mü istiyorlar? Yakinen bilen bir kavim için Allah’tan daha iyi hüküm veren kim vardır?” (Maide: 50)
Allah (c.c)’ın hükmünden başka her hüküm cahiliye hükmüdür ve bu ayetin hükmünü alır. Bu sebeble her kim Allah (c.c)’tan başkasının hükmünü isterse işte o kimse, cahiliyenin hükmünü istemiş demektir.
Beşeri kanunlarla hükmeden hakimler tagut ismini alırlar. Aynı şekilde İslam şeriatine zıd olan adetlerle hükmeden kabile şeyhleri de bu ismi alırlar.
Şöyle sorulabilir: “Daha önce açıklandığı gibi tagut, Allah (c.c)’tan başka ibadet edilendir. Allah (c.c)’tan başka hüküm veren hakimler bu tarife nasıl girerler?”
Bunun cevabı şudur: “Allah (c.c), Allah (c.c)’ın indirdiğiyle hükmetmeyen hakimi tagut olarak isimlendirmiştir.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
“Reddetmeleri emrolunmuşken taguta muhakeme olmak isterler...” (Nisa: 60)
Bu ayetteki tagut kelimesi, Allah (c.c)’ın hükmüyle hükmetmeyen hakimi de içine alır. Bazı sahabelere göre ayetteki tagut; yahudi Ka’b b. Eşref’tir. Çünkü o, Allah (c.c)’ın indirdiğiyle hükmetmeyen bir kişi idi.
Allah’ın indirdiğiyle hükmetmeyen hakime, muhakeme olunma ve itaat edilme yönüyle ibadet edilir.
Daha önce muhakeme olmanın sadece Allah’a yapılması gereken ibadetlerden olduğunu açıkladım. Her kim Allah (c.c)’ın şeriatinden başka bir şeriate muhakeme olursa, işte o kimse muhakeme olduğu kişiye ibadet ederek onu ilah edinmiş olur.
Ayrıca Allah (c.c)’ın şeriatinden başka kanunlarla hükmeden, kendisine dost ve tabi olanları, rıza gösterenleri vahyin nurundan, İslam’ın adaletinden çıkarır, şirkin, küfrün ve cahiliyenin karanlığına sokar. Allah (c.c)’ın şu ayetinde buyurduğu gibi:
“Kafirlerin dostları ise tagutlardır. Onları nurdan karanlıklara çıkarırlar. İşte bunlar ateş ashabıdırlar ve orada ebedi olarak kalacaklardır.” (Bakara: 257)
Buna göre; Allah (c.c)’ın şeriatinden başka kanunlarla hükmeden kişi, hem isim hem vasıf hem de mana olarak şüphesiz tagut hükmünü alır.