İnsanlık fikrinin, Allah (c.c)’tan başka ibadet edilen bir tagut olması; dostluk ve düşmanlığın, savaş ve barışların bu inanç ve fikirden dolayı yapılmasındandır.
İnsanlık fikri, insanlara şunu sunmaktadır: Din ve inançları ne olursa olsun bütün insanlar hak ve hukuk açısından eşittir. Bu fikre göre; en takvalı insan ile en facir insan eşittir. Zira insan olmaları sebebiyle aralarında hiçbir fark yoktur. Şüphesiz bu fikir, İslam’a göre batıldır ve bunu her müslüman bilmektedir. Böyle bir fikre, ancak dinden uzaklaşarak kafir olan kimse bağlanır. Çünkü bu fikir, bütün insanların hayırlısı olan Rasulullah (s.a.s) ile küfrün ve sapıklığın başı olan Ebu Cehil’i eşit tutan bir inanç ve fikir akımıdır.
“İnsanlık” (hümanizm) fikrine bağlı olanlar, bu fikri savunma konusunda ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Zira bir amel yapmış olsalar, bunu insanlık için yaptıklarını söylerler. Şayet onlardan birisi maddi bir yardım yapmış ise; “insanlık için maddi yardım yaptım” der. Şayet bir savaşta yer almışsa; “insanlık için savaştım” der. Veya ölmüş ise; “insanlık için öldüm” der. Böylece herşeyi insanlık için yaptığını söyler. İşte böylece insanlık Allah (c.c)’tan başka ibadet edilen bir tagut olur.