Siyonizm,Yahudi Irkçılığı ve Beni İsrail,Çıldırmıştır.

İsrail,Yahudileri,Travma hastalığına kapılmıştır.Tedavi görmeleri Lazım.

Tarihleri,İslam ve Hıristiyanlık tarihinden Daha eski olmasına rağmen.

Dünyada nufusu gittikçe azalan sadece on milyon nufusu olan.

Bir ırkçı,Nazizizm.fikriyatına sahiptir.

Bu nufusun azalması,Yahudiliğin kabul edilmemesi,İsrail Yahudilerini hırçınlaştırmıştır.

Kendilerinden başka Irk ve Dinlere mensup olan insanların katlini,can ve mal emniyetini nazarı dikkate almaz.

Yahudi olmayanları katletmek meşrudur.ırz ve malını ketmetmek,yahudilerce helaldır.

Bu insan bozuntuları,Psokoloji tedevisi görmeleri için,top yekun,akıl Hastahanelerine yatırıp tedavi etmek lazım.Veya ABD ye nisbeten imha etmek gerek.

Bu zalimlerin beynini uyuşturan,Hıristiyan dünyasıdır.Avrupadır.

Bazı bölümler alıntıdır.Buyurun Okuyalım:

Siyonizm, amacı Filistin'de milli unsurlardan oluşan bir Yahudi devleti kurmak ve bu devleti desteklemek olan milliyetçi Yahudi hareketi.Siyonizm 1897 Basel Konferansı'yla teşkilatlanmaya başlayan bir oluşumdur.

Siyonizm Sözcüğünün Kökeni:

Siyonizm sözcüğü, Kudüs yakınlarındaki Sion Dağı'ndan gelir. Bugün Sion Kudüs'ü ve Yahudilerin inandığı Vadedilmiş Toprakları sembolize etmekte ve 19. yy.'ın son çeyreğinde henüz milli unsurlardan oluşmuş bir devleti olmayan Yahudilerin, Filistin'de bir Yahudi devleti (İsrail) kurma isteği üzerine doğmuş bir ideolojik ve politik hareketi tanımlamaktadır.

Tarihçe:

Filistin'de ilk Yahudi yerleşimleri, Theodor Herzl in 1897'de ilk Siyonist Kongre'yi toplamasından sonra başlamıştır. Theodor Herzl, dönemin sultanı II. Abdülhamid'e Kont Nevlinski (bir Leh soylusu, II. Abdülhamit'in şahsi dostu) aracılığla Filistin'e özerklik ve Musevi ikametliği ister. Buna karşılık şu taahhütlerde bulunur:

      1. Osmanlı Devleti’nin 33 milyon İngiliz altınına ulaşan borçlarının tamamını ödeyelim.

      2. İmparatorluğu korumak için 120 milyon altın Frank’a mal olacak deniz filosu yaptıralım.

      3. Devletin mali durumunu canlandırmak için 35 milyon altın lira faizsiz borç verelim.

Abdul Hamit'in Cevabu:

Ancak, II. Abdülhamit teklifi kabul etmez ve şu yanıtı verir:

"...Bu meselede (Theodor Herzl) ikinci bir adım daha atmasın. Ben bir karış toprağı dahi satmam. Zira bu vatan bana ait değil, milletime aittir. Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsûldar kılmıştır. O, bizden ayrılıp uzaklaşmadan tekrar kanlarımızla örteriz..."

Siyonist Yahudiler, Osmanlı Devleti'nin hakimiyeti döneminde Filistin'de arzuladıkları devleti kuramamışlardır. Birinci Dünya Savaşı neticesinde Filistin, İngiltere'nin hakimiyeti altına girmiştir.

2 Kasım 1917'de İngiltere Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour'un yayınladığı Balfour Deklerasyonu ile Yahudilere Filistin'de toprak verme sözü verilmiştir. Bunun üzerine Filistin'deki Yahudi yerleşimcilerin sayısı hızla artmıştır.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman lider Adolf Hitler'in komutasında gerçekleşen Yahudi Soykırımı neticesinde Siyonist Yahudiler, bağımsız bir Yahudi vatanı için uluslararası camianın kesin desteğini elde etmiştir. Bu arada Filistin'de artan Yahudi nüfus ile yerleşik Müslüman Arap nüfus arasında gerilim gün geçtikçe artmaya başlamıştır.

Bunun üzerine, 1948'de Birleşmiş Milletler yaşanan sorunları çözmek için Filistin topraklarını bölerek, İsrail devletinin kurulmasını kabul etmiştir. Hemen akabinde çıkan Arap-İsrail savaşı sonucunda İsrail galip gelmiş, sahip olduğu toprakları daha da genişletmiştir. Bu savaşta kaybeden tarafta yer alan Filistinlilerden binlercesi İsrail devleti tarafından sürülerek mülteci konumuna düşmüştür.

Siyasi Siyonizm

Siyasi Siyonizm, milliyetçilik akımlarının hızla yayıldığı 19. yüzyıl Avrupası'nda, Theodore Herzl'in önderliğinde ortaya çıktı. Avusturyalı bir gazeteci olan Yahudi Theodor Herzl, 1896'da yazdığı The Jewish State (Yahudi Devleti) isimli bir kitapta Siyonizm'in kuruluşunu anlatmış. 1897'de I. Siyonist Kongre ile Dünya Siyonist Teşkilâtı kurulmuştur.

Kongre ile 1897'ye kadar Yahudilerin, Filistin'de toplanması ve Yahudi devleti kurulması bir fikir iken, 1897'de hedef haline getirilmiştir. Hareketin önderliğini yapan Yahudilerin çoğu dindar değildi; Yahudi toplumunu din eksenine göre değil, millet eksenine göre yaratmayı hedefliyorlardı.

Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışının ardından Siyonist hareket, ana hedefi olan Yahudileri Filistin'e yerleştirme projesini hızla hayata geçirdi. II.

Dünya Savaşı sırasında Nazilerin soykırımına maruz kalan Yahudilerin de Siyonistler tarafından büyük kafileler halinde filistin'e götürülmesi ile birlikte, Yahudi vatanını kurulmuş oldu.

Siyonist ideoloji Yahudileri bir vatanda toplamayı ve bağımsız bir Yahudi devleti kurmayı hedeflerken, dini değerlerden ziyade ulusal değerleri ön plana çıkarmaktaydı. Siyonistlere göre, Yahudiler yalnızca ayrı bir dini topluluk değil, ayrı bir ulus, ayrı bir ırktı ve bu ırka mensup tüm insanların tek bir çatı altında toplanması gerekiyordu. Bu çatının neresi olacağı sorusuna da Siyonistler dini değil, din dışı bir cevap aramışlar ve önce Uganda'yı düşünmüşlerdir.

Tarihe "Uganda Planı" olarak geçen proje işlememiş ve Siyonist hareket hedef olarak Filistin'de karar kılmıştır. Ancak Filistin'e önem vermelerinin nedeni, bu bölgenin dini anlamı değil, "Yahudi ulusunun tarihsel vatanı" oluşuydu.