İslam'a Göre,Evlilik

HADÎS-İ ŞERİFLERE GÖRE EVLENME ÂDABI

1. Gerdek Gecesi Geline ikram Etmek

Her müslüman erkeğin gerdeğe girdiği gece geline bir şeyler ikram etmesi müstehabdır.

2. Gelinin Başına El Koyup Ona Dua Etmek

Temas vaktinde veya daha önce erkeğin gelinin al­nına el koyup besmele çekmesi ve bereketli olması için dua etmesi gerekir.

3. Gerdek Gecesi Eşlerin Birlikte Namaz Kılmaları

Gerdek gecesi, gelin ile damadın birlikte iki rekât namaz kılması müstehabdır. Bu hususta Selef-i Salihin den iki eser nakledilmektedir.

4. Birleşme Anında Ne Denir?

Müslüman bir erkek, hanımıyla birleşeceği zaman ;. şöyle demelidir: "Allah'ın adıyla başlarım. Ey yüce Al­lahıml Bizi şeytandan uzaklaştır, bizi koru ve bize ihsan edeceğini de şeytanın şerrinden emin kıl51. Hz. Peygamber (s.a); "Bu duayı okuyan kimseye, Allah bir ço­cuk verirse, şeytan o çocuğa hiçbir zarar veremez" di­ye buyurmuştu.

5. İki Eşin Birarada Yıkanması

İki eşin, birbirlerinin mahrem yerlerini görseler bile- bir yerde yıkanmaları caizdir. Nitekim bu hususta birçok hadis varid olmuştur.

6. Cünup Olan Kimsenin Uyumadan Önce Âbdest Alması

Cünub olan eşler, ancak abdest aldıktan sonra uyu­yabilirler. Nitekim bu konuda birçok hadis varid ol­muştur.Ancak sonraya bırakması haram değildir.

7. Bu Abdestin Hükmü

Cünup iken alınan abdest şer'an vacip değildir. Sa­dece müekked olan müstehab davranışlardandır. Nite­kim Hz. Ömer; "Cünup iken uyuyabilir miyiz?"diye sorduğunda, Hz. Peygamber (s.a), "Evet, uyuyabilir­siniz, dilerseniz abdest de alabilirsiniz" diye cevap ver­miştir.

8. Uyku Öncesinde Gusül Almak Daha Makbuldür

Eşlerin uyumadan önce yıkanmaları daha iyidir. Nitekim Abdullah b. Kays, Hz. Aişe'ye, "Rasûlullah cünup iken ne yapardı; yıkanmadan önce mi uyurdu, yoksa uyumadan önce mi yıkanırdı?'"diye sorduğunu ve Hz. Aişe'nin şöyle cevap verdiğini bildirmektedir:

"Her iki şekilde de olurdu, Bazan yıkandıktan son­ra uyur, bazen de abdest alarak uyurdu!" Bunun üzerine Abdullah b. Kays şöyle der: "Bu hususta Ümmet-i Muhammed'e genişlik ihsan eden yüce Allah'a hamdolsun.

9. Hayızlı Kadınla Temas Etmek Haramdır

Hayızlı bir kaçına, kocasının yaklaşması haram­dır. Çünkü Allah Teâlâ, Kur'an'da şöyle buyurmakta­dır:

"Sana hayzın durumunu sorarlar. De ki: O (ka­dınlar a )Gziy et veren bir şeydir. Hayızlı iken kadınlar­dan uzak durun, temizlenene kadar onlara yaklaşma­yın. Temizlenince Allah'ın emrettiği yoldan onlara yak­laşın. Kuşkusuz ki Allah tevbe edip, temizlenenleri sever" (Bakara: 222).

Bu hususla ilgili olarak birkaç hadîs zikredeiim:

10. Kadın Temizlendiğinde Ne Zaman Kocasına Helâl Olur?

Kadın hayız halinden çıktığında, (kendisinden kan kesildiğinde) avret mahallini yıkadıktan veya abdest al­dıktan veya guslettikten; yani bunlardan birini yerine getirdikten sonra kendisine yaklaşmak caiz olur. [36] Çünkü Allah Teâlâ; "Temizlendiklerinde Allah'ım em­rettiği yerden onlara yaklaşın. Allah tevbe edenleri ve temizlenenleri sever" (Bakara: 222) buyurmuştur.

18. Azil (Meni'nin Dışarı Akıtılması) Caizdir

Hanımının rahmine menisini akıtmaması kocaya caizdir.

a) Hz. Cabir şöyle demiştir: "Kur'an nazil olduğu halde, biz azil yapıyorduk"..

Hadisin diğer bir şekli şöyledir: "Hz. Peygamber'in zamanında bizler azil yapardık ve Hz. Peygamber bil­diği halde azli bize yasaklamadı.

b) Ebu Said el-Hudrî şöyle anlatmaktadır:

Bir kişi gelip Hz. Peygamber'e şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasûlü! Benim doğurgan bir cariyem var ve ben onunla münasebette bulunurken başkalarının yap­tığı gibi azil yapıyorum. Fakat yahudiler, "Azil, evladı bir nevi diri diri gömmektir" diyorlar. Siz bu konuda ne buyurursunuz?". Hz. Peygamber; "Yahudiler ya­lan söylüyorlar! Allah Teâlâ eğer o çocuğu yaratmak isteseydi, O'nu engellemek senin haddine miydi?" di­ye cevap verdi.

11. Azlin Terki Evlâdır

Azil her ne kadar caiz ise de, hiç yapılmaması çok daha iyi ve uygundur. Çünkü azil yapıldığında kadın da memnun olmaz. Şayet kadının da isteğiyle yapıla­cak olursa, bu takdirde evlenmenin maksatlarından olan ümmetin çoğalması hedefi zarar görür.

12. Eşler Evlenirken Neye Niyet Etmelidir?

Eşlerin evlenirken yapacakları niyetlerin en iyisi, nefislerini haramdan korumayı ve namuslu yaşamayı is­temeleridir.

13. Zifaf Sabahında Neler Yapılmalıdır?

Kişinin sabahleyin kendisini evinde ziyarete gelen yakınlarını karşılayarak, onlara selam verip, dua etmesi, onların da aynıyla mukabelede bulunmaları müstehabdır.

14. Evde Bir Banyo Bulunmasının Gerekliliği

Eşlerin evinde bir banyonun olması, mutlaka ge­reklidir. Sürekli umumî bir hamama gitmesi hususun­da kişi hanımına müsamaha etmemelidir. Çünkü riva­yet edilen hadislere göre bu haramdır!

15. Eşlerin Aralarında Geçeni Başkalarına Anlatması Haramdır

Eşlerin yatakta aralarında geçen şeyleri başkaları­na anlatması, her ikisi için de haramdır. Bu hususta iki hadis nakledelim.

a) Kuşkusuz ki Kıyamet Gününde Allah nezdin-de derece bakımından insanların en kötüsü, hammıyla münasebette bulunduktan sonra, hammıyla arasında ge­çenlerin sırrını ifşa edenlerdir.

b) Yezid kızı Esma şöyle anlatmaktadır:

Hz. Peygamber'in yanında bulunuyordum. Er­kekler ve kadınlar oturmuşlardı. RasûluUah; "Kişi ha­mmıyla, hanımı kocasıyla olan münasebetlerini sağda-solda konuşuyor mu?" deyince orada bulunanların hep­si sükût etti. Ben, "Ey Allah'ın Rasülü! Yemin ederim ki konuşuyorlar" dedim. Bunun üzerine Hz. Peygam­ber; "Sakın ha! Böyle şeyleri anlatmayın. Çünkü böy­le şeyleri anlatmak, tıpkı erkek ve dişi iki şeytanın yol­da halkın gözü önünde münasebette bulunmasına benzer" dedi.

16. Düğün Yemeği Verilmesinin Gereği

Zifaftan sonra düğün yemeği (velime) vermek ge­rekir. Çünkü -ileride de beyan olunacağı gibi Hz. Pey­gamber (s.a) Abdurrahman b. Avf'a evlenme yemeği vermesini emretmiştir.

17. Velime Yemeğinde Takip Edilecek Sünnet

Velime yemeğinde dikkat edilecek hususlar şunlar dır:

a) Zifaftan üç gün sonra olmalıdır. Çünkü Hz. Peygamber'den bu şekilde nakledilmiştir.

Enes b. Malik şöyle anlatıyor: "Rasûlullah bir hanımla evlendikten sonra, beni gönderdi. Birkaç sahabîyi yemeğe davet ettim.

18. Velime Yemeği Etsiz de Verilebilir

Et bulunmadığı takdirde, başka çeşit yemeklerle de velime yemeği verilebilir.

Enes b. Malik şöyle anlatmaktadır:

Rasûlullah (s.a) Medine ve Hayber arasında üç gece kalarak, orada Safiye validemizle evlendi. Ben de müslümanları onun velime yemeğine çağırdım. Yemekte et (tirit) yoktu. Emretti ve sofra kuruldu. (Başka bir ri­vayete göre) yeri düzeltti. Sonra sofra getirildi. Sofra düzeltilen yere yayıldı. Sofranın üzerine hurma, kuru­tulmuş süt ve yağ konuldu. Cemaat doyuncaya kadar bu yemekten yedi.

19. Zenginlerin Mallarıyla Velime'ye İştirak Etmesi

Zenginlere Velime'nin hazırlanmasında damada malca yardım etmeleri müstehabdır.

20. Velime'ye Sadece Zenginleri Davet Etmek Caiz Değildir

Velime yemeğine sadece zenginleri davet edip, fa­kirleri çağırmamak caiz değildir. Nitekim Hz. Peygam­ber, şöyle buyurmuştur:

"Yemeklerin en kötüsü, zenginlerin davet edilip, fakirlerin çağırılmadığı velime yemeğidir. Velime dave­tine icabet etmeyen, Allah'a ve Rasulü'ne isyan etmiş demektir.

21. Oruçlu Olsa Bile Kişi Davete İcabet Etmelidir

"Biriniz düğün yemeğine davet edildiğinde, da­vete icabet etsin; eğer oruçlu değilse yesin, oruçlu ise dua etsin.

Bu hadisten oruçlu olunsa bile davete icabetin vucubiyeti anlaşılmaktadır!

22. Davet Sahibinin Hatırı İçin (Nafile) Oruç Bozulabilir

Davetli olan kişi, eğer nafile orucu tutuyorsa, da­vet sahibi de ısrar ederse, orucunu bozabilir.

a) "içinizden biri (velime) yemeğine davet edildi­ğinde, icabet etsin. Daha sonra dilerse yer, dilerse yemez.

b) "Nafile oruç tutan istediğini yapabilir, dilerse yer, dilerse orucuna devam eder.

23. Nafile Orucun Kazası Vacip Değildir

Vehme yemeğinde bozulan (nafile) orucun kazası vacip değildir.

24. Haramın Olduğu Davetlere İcabet Etmemelidir

Davet yerinde münker ve haram bulunduğu tak­dirde, (erkekli, kadınlı, içkili toplantılar vs.) böyle bir davete icabet etmek caiz değildir.

25. Davetli Kimseye Neler Müstehabdır?

Bir davete giden kimseye iki şey nıüstehab kılın­mıştır.

1)Yemek sonrasında Hz. Peygamber'den rivayet edilen duayı yapması gerekir.

2) Gelin ve damada hayır ve bereketle dua etmeli­dir.

26. Gelinin Misafirlere Hizmet Etmesi

Gelin mesture (kapalı) olduğu ve fitneden emin bu­lunduğu takdirde, gelen misafirlere hizmet etmesinde bir beis yoktur.

Kaşların Alınması

Bazı kadınlar güzel görünebilmek için kaşlarını alarak, hilâl ve yay şekli vermeye çalışırlar. Güya bunu da güzelleşmek için yaparlar. Oysa Hz. Peygamber bunu yasaklamış ve yapanlara lanet okumuştur:

"Allah, kaş yapana ve yaptırana, dişlerinin arası­nı (eğe ile) ayırana lanet etmiştir. Çünkü bunlar, Allah 'in yarattığı şeyi bozanlardır.

Tırnakları Boyamak ve Uzatmak

Ahlaksız batılı kadınlardan, îslâm alemindeki ka­dınlara sirayet eden çok kötü bir âdet de, "Oje" deni­len renkli boyaları, bir miktar uzatılmış tırnaklara sür­mektir. Bu sapıkça âdeti maalesef bazı çılgın gençler de uygulamaktadır. Bu kötü âdet yukarıdaki hadiste de görüldüğü gibi lanetlenmiştir. Bu, kâfirlere benzeme ile ilgili olarak varid olan hadislerin kapsamına girer. Ni­tekim Hz. Peygamber "Bir kavme isteyerek benzeyen onlardandır" diye bu­yurmuştur. Bu, yaratılışa (fıtrata) ters bir davranıştır.

Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur Fıtrat (Peygamberlerin Sünneti) beştir:

1. Sünnet olmak

2. Etek traşı olmak

3. Bıyıkların önünü kısaltmak

4. Tırnaklan kesmek

5. Koltuk altarındaki kılları temizlemek.

Enes b. Malik diyor ki; "Bıyıkları ve tırnakları kes­mek, koltuk altım temizlemek vakte bağlanmıştır"

Başka bir rivayette; "Resûlullah bunları vakte bağ­ladı. Kırk geceden fazla bırakılmamalıdır.

27. Kadınlarla İyi Geçinilmelidir

Allah'ın kadınlara helâl ettiği şeylerden onları marhrum etmemek ve mümkün olduğu kadar onlarla iyi geçinmek vaciptir.

1) "Kadın kocası hazır olduğunda, ondan izin al­maksızın (nafile) oruç tutamaz. Kocasının izni olmak­sızın hiç kimsenin eve girmesine müsaade edemez.

2) "Koca; hanımım yatağa çağırdığında, kadın gel­mez ve kocası kendisine dargın olarak yatarsa melek­ler o kadına sabaha kadar lanet ederler".

Başka bir rivayette: "Kocasına dönene kadar"'şek­lindedir.

Bir rivayette ise şu farklılık vardır: "Kocası ken­disini affedinceye kadar.

3) "Muhammed'in nefsiniyed-i kudretinde tutan

Allah'a yemin ederim ki, kadın kocasının hakkını eda etmedikçe, Rabbinin hakkını eda edemez. Şayet deve­nin sırtındaki eğeri üstünde olsa bile, kocası kendisini istediğinde yine icabet etmelidir.

4) "Kadın kocasına dünyada eziyet verdiğinde, o kocanın cennett hazırlanmış olan hurisi şöyle der: Ey kadın! Allah seni kahretsin. O senin yanında misafir­dir. Belki de o yakında senden ayrılıp bize gelecektir. (O halde ona eziyet etme!).

5) Husayn b. Muhsan, halasının kendisine şöyle de­diğini nakleder:

Bazı ihtiyaçlarım için Hz. Peygamber'e gitti­ğimde, bana kocam olup-olmadığını sordu. Ben oldu­ğunu söyleyince; "Ona nasıl davranıyorsun, itaat edi­yor musun?" dedi. Ben de dedim ki, "Kocama ancak gücüm yettiği hususlarda itaat edebiliyorum". Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "Nerede olursan ol, ona hakkını ver. Çünkü o senin hem cennetin hem de cehennemindir.

6) "Kadın beş vakit namazını kılar, zinadan kaçı­nır ve kocasına itaat ederse, cennete dilediği kapıdan girer.

''Hadis-i Şeriflere Göre Evlenme Âdabı" isimli ri­salemiz, Allah'ın lütuf ve yardımlarıyla böylece sona ermiştir!

Ey Allahim! Sana hamdu senalar ederim. Seii her türlü ortaktan münezzehsin. Senin varlığına ve birliği­ne şehadet ederim. Sen bağışlanmak için sana müraca­at edenleri affedersin. Bizi de affeyîe!... (Amin)

---------Kaynak----------Nasıruddin Elbani, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları: 5.