L3B
L3G
Suyumuzu Koruyalım Enerjimizi Üretelim
ÖZET
Dünya’da artan nüfus, büyük şehirlerin sayısının artması ve küresel iklim değişikliği nedeniyle tatlı su kaynakları üzerindeki baskılar giderek artmaktadır.Türkiye de, Falkenmark (1989) indeksine göre su sıkıntısı yaşayabilecek ülkeler arasındadır. Yapılan nüfus projeksiyonlarına göre 2030 yılında nüfusunun 100 milyonu bulması beklenen Türkiye kişi başına düşen su miktarının daha da azalacağı bir ülke konumundadır. Bu nedenle su kaynaklarının sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi önem taşımaktadır. Türkiye’de su kaynaklarının korunmasına yönelik çalışmalar doğal döngü içerisinde insan kullanımına girdikten sonra tasarrufa yöneliktir. Bu çalışmalardan bazıları, tarımsal sulamada modern yöntemler kullanılması, şehirlerde şebekelerdeki kayıp ve kaçakların azaltılması , atık suların geri kazanımı ve yağmur sularının kullanımına yönelik çalışmalar şeklindedir.
Bu çalışma ise suyun insan kullanımına girmeden önce buharlaşma yoluyla olan kayıplarının azaltılmasına yöneliktir. DSİ tarafından yapılan hesaplamalara göre açık su yüzeylerindeki suların yaklaşık %50’si buharlaşma ile kullanıma girmeden azalmaktadır.Buradan hareketle, Türkiye’nin nüfus bakımından üçüncü büyük ili olan İzmir’in 2014 İZSU verilerine göre en büyük tatlı su kaynağı olan Tahtalı Barajı’nda buharlaşma yolu ile olan kayıpların belirlenmesi amacıyla Thornhtwaite yöntemiyle su bilançosu çıkarılmış ve su bilançosu diyagramları yapılmıştır.Bunun sonucunda özellikle yaz aylarında büyük bir su açığı olduğu görülmüştür.
Çözüm önerisi olarak polietilen malzemeden üretilecek yüzer dubaları baraj gölü yüzeyine yerleştirerek, bunların üzerine Güneş enerji sistemleri monte edilip çift taraflı fayda sağlanması hedeflenmektedir.Bu konuda iki güneş enerji şirketinden projelendirme yapılması istenmiş maliyet ve üretim arasındaki bağlantı kurularak fayda-maliyet değerlendirilmesi yapılmıştır.