Shri Mataji Nirmala Devi tarafından yazılan
Meta Modern Çağ kitabının 6. Bölümünden
#9 Dindeki Yanlış Gelişmeler
Kişi Yahudiliğin, Hıristiyanlığın ve İslam'ın, bu üç dinin neden aşırı derecede saldırgan hale geldiği anlayabilir. Başlangıçta, onlar başladıkları zaman, bir yıkım noktasına varana dek, çok fazla kargaşa, karışıklık ve saldırganlık vardı. Sonuç olarak, onlar mallarını muhafaza etmek ve kendilerini korumak için savaşa dayalı bir din başlattılar. Sevgiden bahsettiler ama intikam dinlerinin gizli bir ana temayülü haline geldi.
Hindistan'da da aynı doğrultuda bir gelişme oldu. Hindular, işgalci Müslümanlarda bunalınca, bu belayla savaşmak için yeni bir güce ihtiyaç doğdu. Bunun bir sonucu olarak Sih dini ortaya çıktı. Pencap'taki her Hindu ailesinden bir oğul, belki de en büyük oğlun, Sih dinine katılması ve Müslümanların saldırılarına karşı savaşması istendi. Hinduların geri kalanları pasif olarak kaldılar ve kendi yükselişlerini elde etmeye çalıştılar.
Budizm ve Jainizm gibi başka dinler de var. Bu dinler acı çekmeye ve hoşgörüye inanıyordu. Merhamete de inanıyorlardı. Buna rağmen, bu dinlerin takipçilerinden bazıları yavaş yavaş kitap okuyarak ya da ritüelizm sayesinde, zihinsel olarak çok donanımlı bir hale geldiler ve birçok bölünme gerçekleşti. ... ...
Hindular hoşgörüye inanıyordu. Fakat bir süre sonra onlar da Müslümanlar ve Hıristiyanlar tarafından çok baskı gördüler ve çok savunmacı bir mücadele tavrını benimsemeye başladılar.
Bir de insanlardan çok, hayvanlara karşı şiddet göstermemeye inanan Çin dinleri var. Bu şekilde, çok büyük, çok yüce olan tüm bu dinler, içlerinde saldırganlığın bina edildiği bir tür yeni bir forma kavuşturuldu.
Dinlerin bu şartlanmaları insanları ayırmıştır. Bu sorunu çözmenin tek yolu, özünde tüm dinlerin aynı olduğunu ve tüm dinlere saygı duyulması gerektiğini anlamaktır. Bir kişi tek bir dine değil, tüm dinlere veya kendi içinde, doğuştan getirdiği, aydınlanmış olan dine mensup olmalıdır. Ve bu din herkesin içindedir, bu yüzden ona evrensel bir saf din diyebiliriz.