ADİYAT SURESİ

(ÂDİYÂT suresi 1. ayet)

وَالْعَادِيَاتِ ضَبْحًا

فَالْمُورِيَاتِ قَدْحًا

فَالْمُغٖيرَاتِ صُبْحًا

فَاَثَرْنَ بِهٖ نَقْعًا

فَوَسَطْنَ بِهٖ جَمْعًا

اِنَّ الْاِنْسَانَ لِرَبِّهٖ لَكَنُودٌ

(1-6) Soluk soluğa süratle koşan,

-(koşarken ayaklarını) vurarak ateş çıkaran,

-sabah erkenden baskın yapan,

-orada tozu dumana katan

-ve düşman topluluğunun ortasına dalan atlara andolsun ki,

-insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür.

(ÂDİYÂT suresi 7. ayet)

وَاِنَّهُ عَلٰى ذٰلِكَ لَشَهٖيدٌ

Hiç şüphesiz buna kendisi de şahittir.

(ÂDİYÂT suresi 8. ayet)

وَاِنَّهُ لِحُبِّ الْخَيْرِ لَشَدٖيدٌ

Hiç şüphesiz o, mal sevgisi sebebiyle çok katıdır.

(ÂDİYÂT suresi 9. ayet)

اَفَلَا يَعْلَمُ اِذَا بُعْثِرَ مَا فِى الْقُبُورِ

وَحُصِّلَ مَا فِى الصُّدُورِ

اِنَّ رَبَّهُمْ بِهِمْ يَوْمَئِذٍ لَخَبٖيرٌ

(9-11) Acaba o bilmiyor mu ki, kabirlerde bulunanlar çıkarıldığı

-ve kalplerdeki ortaya konulduğu zaman,

-işte o gün onların Rabbi kendilerinin her hâlinden mutlaka haberdardır.