Ali, eski sandığın kapağını açtığında tozlu bir harita buldu. Haritanın kenarlarında solmuş çizgiler vardı ve ortasında kocaman bir "X" işareti yer alıyordu. Dedesi, çocukken ona gizemli bir define hikâyesi anlatmıştı. Bu, o harita olmalıydı!
Ali, haritayı alıp ormana doğru yola çıktı. Rüzgâr yaprakları savururken kuşların cıvıltısı eşlik ediyordu. Haritadaki işaretleri takip ederek bir dereyi geçti, dik bir tepeye tırmandı. Saatler sonra, büyük bir ağacın altında durdu. “Burası!” diye fısıldadı.
Kazmaya başladığında kalbi hızla çarpıyordu. Nihayet bir sandık buldu. Ama açtığında, içinden altın ya da mücevher yerine dedesinin eski bir notu çıktı:
"Hayatta en değerli hazine, macera dolu bir yolculuktur. Şimdi dön ve bu hikâyeyi anlat."
Ali, yüzünde bir gülümsemeyle eve doğru yola koyuldu.