Orta Kanal üzerinde, sternum kemiğinin arkasında, omurilikte, Kalp Merkezi, yani Ana hatha olarak adlandırılan dördüncü merkez yer alır. Onun biri solda, biri de sağda olmak üzere iki tane yan merkezi daha vardır. ... ...

Bu merkez çok önemlidir, çünkü on iki yaşına kadar bu merkez sternum kemiğinde antikorlar oluşturur ve bu antikorlar daha sonra tüm vücutta dolaşır ve onlar sternumun uzaktan kumandası altındadır.

Kişi korktuğunda veya saldırıya uğradığında, bu göğüs kemiği titreşmeye başlar ve Sanskritçe'de 'gana' olarak adlandırılan antikorlara mesajlar verir. Bu antikorlar hastalıkla veya saldırganla savaşır.

Merkezi konumdaki orta kalp, bağışıklık sistemimiz içindir. Ezeli Anne'ye karşı günah işlediğimizde, yani yanlış türde sapkın seks alışkanlıklarına, alkole, uyuşturucuya, kaygıdan kaynaklanan bir iç strese ve baskılanma korkusuna kapıldığımızda, bu merkez tehlikeye girer, bağışıklık sistemimizi zayıflatır ve bu şekilde kişinin hastalıklarıyla savaşmaya yardım etme gücünü kaybeder.

Sol tarafta, kalp merkezi, kalbin kendisiyle ilgilenir. Burası, Yüce Tanrı'nın, aslında daha sonra, yani aydınlanmadan sonra, dikkati aydınlatan ruh olarak yansıdığı merkezdir. Bu merkez, insanlar fiziksel ve zihinsel olarak çok fazla çaba sarf ettiğinde ve aynı zamanda da, çok içki içtiği zaman kapanır. Bu şekilde kalp, herhangi bir şeyin kalp krizini tetikleyebileceği bir hale gelir. Özellikle insanlar genç yaşta çok fazla tenis ya da bu tür oyunlar oynarlar ve çok fazla içki içerse, büyük ölümcül kalp krizlerinin kurbanı olurlar.

Swadhisthan dediğimiz bu ikinci merkez karaciğerdeki problemlerle bağlantılıdır. Fütürist insanlar kuru bir ruh haline veya kızgın, agresif bir tabiata doğalara sahiptir. Hayatlarının ilerleyen dönemlerinde dahi, büyük bir kalp krizi geçirmeye yatkın hale gelirler. Bu tür kaba, çarpık, kurnaz ve aşağılık insanlar, her zaman büyük kalp krizi tehlikesi altındadır.

Sol kalp, dünyevi annemizle ilişkilidir. Sağ kalp, dünyevi babamızla olan ilişkimizle alakalıdır. Bu merkez, baba erken ölürse, baba oğlunu veya kızını çocukluk döneminde terk ettiğinde veya oğluna, kızına erken yaşta kötü muamele ederse sıkıntıya girer.