YAKUTİYE MEDRESESİ
Cumhuriyet Caddesi üzerinde Lala Mustafa Pasa Câmii’nin batısında bulunmaktadır.
İlhanlı hükümdarı Sultan Olcaytu zamanında Gazan Han ve Bolugan Hatun adına, Cemaleddin Hoca Yakut Gazani tarafından 1310 yılında yaptırılmıştır.
Anadolu’daki kapalı avlulu medreselerin son örneklerinden biri olan yapı, cepheden dışa taşan taç kapısı ile Çifte Minareli olarak planlanmıştır. Ancak, minareler Çifte Minareli Medrese’de olduğu gibi taç kapı üzerinde değil köşelere yerleştirilmiştir. Ön yüzde geniş kuşaklar halinde mukarnas bitki ve geometrik motifler yer almaktadır. Taç kapının yan yüzlerindeki silme kemerle çevrili nişler içinde sembolik Pars ve Kartal motifleri bulunmaktadır. Ajurlu bir küreden çıkan hurma yaprakları şeklindeki hayat ağacının altında iki pars üzerindeki kartal figürlerinin Orta Asya Türk inancıyla ilgili ifadeleri yansıttıkları görülür. Köşelerde yer alan kalın gövdeli minarelerden biri çok önceden yıkılmış veya hiç yapılmamış, kaidesinin üzeri konik bir külahla kapatılmıştır. Diğerinin ise üst bölümü mevcut değildir.
Dört eyvanlı iç mekânda bulunan dikdörtgen avlunun orta bölümü mukarnaslı bir kubbe ile, diğer kısımlar ise sivri kemerli beşik tonozlarla örtülüdür. Anadolu’daki kapalı avlulu medreselerin en büyüğü olan Yakutiye Medresesi plan düzeni, dengeli mimarisi ve iri motifli süslemeleri ile Erzurum’un en gösterişli yapılarından biridir.
Günümüzde Türk-İslâm Eserleri ve Etnografya Müzesi olarak kullanılmaktadır.
LALAPAŞA CAMİİ
Erzurum şehir merkezinde Cumhuriyet Caddesi’nde, Yakutiye Medresesinin doğusunda bulunmaktadır.Cami Kıbrıs fatihi Lala Mustafa Paşa tarafından Erzurum’da Beylerbeyi olarak görev yaptığı sırada 1562 yılında yaptırılmıştır. Mimar Sinan’ın eseri olduğu söylenilse de Sinan'ın kontrolünde, kalfalarından biri tarafından yapılmış olabileceği sanılmaktadır.
Erzurum'da Klasik Osmanlı mimarisinde inşa edilen ve merkezi plan uygulanan ilk camidir. Kubbesi dört taşıyıcı üzerine oturmaktadır. Doğu batı ve kuzey tarafta açılan dört kapısı bulunur. Kuzey taraftaki kapı cümle kapısıdır. Mukarnas kavsaralı olan taç kapıdan harem kısmına geçilir. Mihrabı taç kapının formunda ele alınmıştır.
Kuzeybatıda yer alan minaresi kesmetaş malzemeli olup tek şerefelidir. Sivri kemerli pencere alınlıklarında yazı ve nebati kompozisyonlu çini süslemelere yer verilmiştir. İç kısımdaki çiniler günümüze kısmen ulaşmıştır. Ancak dış kısımdaki çiniler tahribattan ötürü günümüze ulaşamamıştır.
Caminin beş gözlü son cemaat yerinin sağ duvarı üzerinde vakfiyesi, kitabesi ve Erzurum'a vergi muafiyeti veren Sultan VIncü Mehmed'in aşağıdaki fermanı yer alır.
"Cihanın kendisine itaat ettiği, hükümdarın fermanı, taç sahibi padişahın apaçık buyruğu ve hüdevendigarın şerefli emiri, fatihi Ebü’l-feth ve’n-nasr Sultan Muhammed Han (Allah ona yardım etsin) hükmiyle yazılmıştır.
Yegane görevi ve dileği Allah’ın rızasını istemek Resulunun sünnetini diriltmek ve Allahın emrini yüceltmek . Yaratıklara şefkat olmak için cihanın kendisine itaat ettiği Padişah’ın (benim) hükmüm şöyledir:
Erzurum eyaletinde yaşayanlardan; Bulgur ve buğday teklifi, din ve kanuna aykırı olarak gereğinden fazla alınan akça, öşür akçayı ve hisseyi ödeyip çiftçilik yapmayan Kürtlerden perakende olarak alınan odun teklifi, kışlak vergisi, otlak teklifi, muaf akçasını, atları kışlaya verme teklifi, yıllık arpa ve develeri besleme teklifi, paşaya bağlılara ödenen vergiyi, köyleri kışla olarak verme teklifi, konak akçası ve koyunsuzlardan koyun adedi, yıllık saman ve yağ teklifi ve post vergilerini, teftişi, kilise ve namaz kılmayan teftişi, bez, iplik akçası ve gılman bedeli. Bir yere bağlandıktan sonra alınan vergileri, tekrarın ödenen gılman bedeli akçasını, kıl tırpan akçasını, katır ve deve akçasını ve iş bu anılan yirmi üç adet teklif ve vergiyi yasaklayıp kaldırdım. Bundan sonra adı geçen eyalete Vali olanlardan diğer hakimlerden her kim bu yazılanlardan birini alır ve isterse Allah ve Rasulünün laneti üzerine olsun. Soylu evlatlarından, büyük vezirlerden ve yüce vekillerden her kim Osmanlı eyaletinde bu zulm ve bidatlardan razı olursa Allah’ın, meleklerin ve bütün inananların laneti onların üzerine olsun. Haram ayı olan Muharremin ilk günleri 1081 yılı.