Beşiktaş-kayserıspor maç analizi

Beşiktaş ve Kayserispor Vodafone Park’ta karşı karşıya geldi ve dominant bir oyunla Beşiktaş rakibini 4-1 mağlup etti. Dominantlıktan bahsettik ve skor ortada, dilerseniz bu ikisinin bir araya gelmesinde etkili olan ana ve yardımcı nedenlere göz atalım;

Abdullah Avcı her ne kadar 56 yaşında olup şu ana dek bir kupa kazanamamış olsa da cv’sine A Milli Takım ve Beşiktaş’ı nasıl yazdı şu son 5 hafta onun göstergesi oldu. Kendi sisteminde diretme azmi, kendi takımını sistemine göre dizayn etmesi(kadro planlaması istisnalar hariç gayet yerinde gözüküyor) ve Beşiktaş’ın 2 senelik rüya performansında olduğu gibi “çabuk-dinamik-dikine” mentalitesini takıma aşılaması şu an Beşiktaş’a belki de ligin başından beri ilk kez şampiyonluk adayı gözüyle bakmamıza sebep oldu.

Maça gelecek olursak Beşiktaş sürekli topa sahipti ve bunu da Atiba ve Elneny ikilisinin uyumuna bağlıyorum, üstelik her ne kadar eleştirilse de Caner Erkin pas oyununa oldukça müsait bir kanat-bek, bu da orta alanda daha fazla top hakimiyeti olarak artı yazdı Beşiktaş’ın hanesine. Top kazanma süresi çok kısa, agresif ve kazandığı topla pozisyon yaratan bir Beşiktaş izledik ve izlemeye devam edecek gibiyiz “Atiba-Elneny-Caner” triosu sayesinde. Özellikle Atiba övmek istediğim kısımsa eskiye nazaran artık gole de yakın oynuyor, dün attığı golde bitiriciliği de gayet şıktı kendisi yıllanmış şarap misali ve izlemesi çok keyifli. Az önce yazdıklarımızın aksine pek de iç açıcı olmayan bir başka trioya değinelim “N’Koudou-Ljajic-Diaby” gördüğümüz kadarıyla şampiyon takım topçusu oyunu oynamıyorlar. Özellikle Ljalic’in bonservisi ileride Lens’in bonservisi gibi bir duruma girer mi bilemiyoruz fakat dün sahada Beşiktaş adına durağanlık varsa sebebi bu üçlüydü ve pek değinilecek bir performans izletmediklerini düşünüyorum izleyenlere. Dünün yıldızı Burak Yılmaz’ın prime dönemini izlediğimizi düşünüyorum.(evet kendisinin 34 gol attığı bir sezon var) Burak Yılmaz’ın takım boyunu kısalttığına ilk kez şahit olmuyorum fakat dün başka bir Burak vardı takımını 50 metrede oynatmış olması kesin verilere dayanmasa da. Goldeki bitiriciliği harikaydı ve golün hazırlanışında da kendisi vardı. Asisti de oyununun evrimin kanıtı oldu, bir başka asist de kendisine Oğuzhan tarafından yapıldı onun da 1 seneden fazla süre sonra ilk asisti oldu, bizce kıymetli bir istatistik. Son değinmek istediğimse Gökhan Gönül’ün Ersun Yanal ile ilk döneminde ona şampiyonluğu getiren performansından kesitler izletmesi. Kariyerinin sonlarına yaklaşan ve uzun süredir kendi potansiyelinde olmayan Gökhan Gönül’ün Abdullah Avcı ile kendi bulması övgülerimizin karşılığını veriyor. Duran topu savunamayıp golü yedi Beşiktaş. Kötü adam adam eşleşme ligimizden ayrılacağını ve Kayserispor ile sözleşmesini karşılıklı feshedeceğini açıklayan Adebayor’un Türkiye Ligi kariyeri özeti bir golle son buldu.

Maçın Kayserispor bölümüne gelecek olursak açıkçası Emre Demir haricinde pek izlenilesi bir şey sunmadı bize Kayserispor, ligin en genç gol atan ismi Beşiktaş maçında da sürekli al ver yaptı bu konuda çekinmedi hatta fazla istekliydi ve maçın ilk golünün geldiği 20nci dakikaya dek şok preslerin aktörü oldu fakat sonuca etki edemedi, mevcut durumda kendisinden fazlasını beklemek de haksızlık olurdu zaten. Ligin istikrarlı kalecilerinden Lung’un da maçın skoru şekillendirdiğini söylememiz gerekiyor. Maç önü ve maç sonu Bülent Uygun’un açıklamaları da zaten gidecek ve kalacaklar üzerinden şekillendi. Kayserispor ocak ayını bekliyor dersek yanlış bir şey söylemiş olmayız. Kayserispor’dan bahsederken ilk Kadın Futbol Kulübü Başkanı Berna Gözbaşı’na da tebriklerimizi iletiyoruz.